29 Ocak 2013 Salı

DEMİRCİ'NİN DUASI

Horasan Valisi Abdullah bin Tahir çok adaletli biriydi.

Jandarmaları birkaç hırsızı yakaladı.

15 Ocak 2013 Salı

KÖRDÜĞÜM GİBİ...

Hz.Âişe Validemiz Peygamberimiz'le(sav) yeni evlenmişti. Eşinin kendisini sevip sevmediğini, ne kadar ve nasıl sevdiğini merak etmekteydi. 

BİZ BERABER YAŞAYACAĞIZ...

 Hz. Âişe (ra) anlatıyor: "Onbir kadın oturup, kocalarının ahvalini haber vermede ve hiçbir şeyi gizlemeyecekleri hususunda birbirlerine kesin söz verip anlaştılar.

9 Ocak 2013 Çarşamba

İBRET AL...

Hz.Resûlullah(sav) bir cemaatle beraberken iblis, ev sahibinden izin isteyip, Efendimiz'in(sav) müsaadesiyle içeri girdi. Çirkin suratlı, şaşı gözlü, ihtiyar, köse, çenesinde altı yedi adet, at kılı gibi kıl sallanıyordu. Gözleri yukarı bakar, kafası fil başına benzer, dudakları manda dudağı gibiydi.

6 Ocak 2013 Pazar

KÂDE-İ ÂHİRE

Kâde-i âhire 'son oturuş' demektir. Namazın sonunda bir süre (teşehhüd miktarı) oturup beklemek namazın rükünlerindendir. 

SECDE

Secde; namazın her rekâtında Hz.Peygamber'in(sav) uygulamasına göre yüz, eller, dizler ve ayak parmakları olmak üzere yedi uzuv üzerinde iki defa yere kapanmaktır. 

İki secde arasında doğrulup, 'sübhanallahi'l-azim' diyecek kadar beklenir.

RÜKÛ

Rükû, namazın rükünlerinden birisi olup, kıraatten sonra elleri dizlere koyarak eğilmek demektir. 

Efendimiz'in(sav) uygulamasına göre rükûda eller dizler üzerine konur, sırt ve baş düz bir şekilde tutulur, sırt kamburlaştırılmaz, baş yukarı doğru dikilmez. 

Vücût sakinleşinceye kadar rükûda kalınır. Bunun süresi 'sübhanallahi'l-azim' diyecek kadar beklemektir. 

Rükûda üç defa 'sübhane rabbiye'l-azîm' demek sünnettir. Rükû tamamlanınca 'semi'allahü limen hamideh' diyerek doğrulunur. Bu doğruluş vaciptir.